Kupa tedavisi, örfümüzde bardak çekme yöntemi ile birebir aynıdır. Soğuk algınlığı için sırt kısma yapılan bardak çekme işlemi, kupa tedavisi ile birebir aynıdır. Kansız kupa olarak ta tarif edilmektedir. Kupanın takılmasından sonra belli bir süre beklenir. Kirli kan toplandıktan sonra, neşter ile küçük çizikler atılır ve kupa tekrar yapıştırılır. Bundan sonra derinin yüzeyine, deri altında toplanan kirli kanlar çıkmaya başlar.

Deri altında sıkışan kas ve damarları, kuru kupa tedavisi açar. Özellikle omurilik kemiğine sıkışan eti çıkararak sırtın rahatlamasını sağlar. Kan alma işlemiyle, kastaki kirli kan çıkarılmış olur. Bu şekilde, kan temizlenir. Eski Mısır’da bu tedavi kullanılmıştır. Arabistan’da bu yöntem kullanılmıştır. İslam Devletlerinin Osmanlıya kadar dünyaya hükmetmesiyle birlikte, bu tedavi dünyaya yayılmıştır. Yakın zamana kadar bütün dünyada bu yönteme benzeyen birçok tedavi usulü kullanılmıştır. Osmanlıda tedavi yöntemlerinde vücut direncini artırıcı tedaviler yaygındı. Amaç tedavi etmekti. İlaç satmak için hastalığa neden olan bütün uygulamalar yasaktı. Bu kategoride, hakimiyeti altındaki bütün ülkelerde hacamatla ilgili tedavi yöntemlerini yaygınlaştırmıştır.

Tedavi Edicidir

İnsan vücudunda hastalıklara neden olan birçok hastalık, kas, kemik, sinir ve iç organlarda biriken kirli kanlar nedeniyle meydana gelmektedir. Kirli kan hastalıklı mikropların yaşam kaynağıdır. Bu nedenle bu mikropların kandan çıkarılması gerekir. Ağrı kesiciler iltihabı dağıtırken, hacamat tedavi edici özelliklere sahiptir. Derideki mekanoreseptörlerin uyarılması ile sinir merkezi uyarılmaktadır. Mikrosirkülasyonun hareketlendirilmesi ile birlikte kan dolaşımı sağlanmaktadır. Omurga çevresindeki kan alma işlemleriyle, organlara giden sinirler uyarılmaktadır. Psikolojik tedavi yöntemleri kategorisinde, aşırı sinirlilik ve gerginlik gibi problemler, bu yöntemle tedavi edilebilmektedir.

Sinirleri rahatlatan bu tedavi, migren gibi hastalıklar için de birebir tedavi özelliğine sahiptir. İntegratif fizyoterapi kategorisinde de tercih edilen Ümraniye hacamat, ağrıyı kesmenin yanı sıra tedavi edici özelliği ile tercih edilen bir yöntemdir. Hasta olmayan insanlara da uygulanan bu uygulamada, omurga çevresine yapılan kupa terapisi, sinirsel bir rahatlama sağlamaktadır. Vücutta detoks etkisi uyandıran hacamatla, vücut direnci artmaktadır. Kan dolaşımının hızlanması, kanın temizlenmesi ve sinirlerin yatışması ile birlikte, vücutta belirgin bir dinçlik meydana gelmektedir. Kan alma işleminin ilk belirtisi, şeker, kolesterol ve kan şekerinin dengelenmesidir. Kandaki kolesterole, şekerin çıkmasına ve kan şekerinin oluşmasına neden olan yağ ve toksinler, hacamatla dışarı çıkmaktadır.

Tedavide Etkili Çözüm

İnsan kanında hastalığa neden olan mikroplar her zaman için bulunmaktadır. Vücudun direnci kırıldığı andan itibaren bu mikroplar faaliyete geçerek, vücut direncini kırmaktadır. Bu mikropların güçlenmesini sağlayan etkenlerden dolayı meydana gelen hastalık, bu mikropların direncinin kırılması, vücudun direncinin artırılması ile tedavi olabilir. Tıbbi hacamat tedavisinde, hastalığa göre belli noktalara kupa vurulmaktadır. Vurulan bu kupalar, kan içerisinde daha ağır olan hastalıklı kısımları derinin altına toplar. Bu toplanan kısım siyah ve katıdır.

Bütün mikroplar bu pis kanla birlikte derinin altına toplanır ve derinin neşter ile çizilmesi ile birlikte pis kan dışarı çıkar. Vücuda baskı yapan mikroplu kan çıkar ve vücudun direnci bir anda artmaya başlar. Vücudun bir kaç noktasından bu şekilde mikropların çıkarılmasıyla birlikte, vücut direnci artmaya başlar. Kan alma yöntemi ile temizlenen kan, vücudu tedavi etmeye başlar.