Dr. Aidin Salih, bir röportajında bebeklerin ağlama sebebini anlatıyor.
“Dr. Aidin Salih:
Hacamatı görmeyen doktor, doktor olamaz. İmkansız!
İmkansız!
Ben eski kitapları…
Bu tıptan benim daha önce haberim yoktu ve ben eski alimlerin kitaplarını okuyordum. Onlar anlatıyor,
İbn-i Sina mesela, diyor:
Vücudun ağrısı gezen rüzgardan oluyor. Dedim ki ne rüzgarı?
Rüzgar dokuların içinde veya organların içinde nasıl gezer?
Hacamatları görünce anladım ki gerçekten öyle.
Ne kadar korkunç rüzgarlar var.
Bebeklere yapıyoruz hacamat.
Bakın.
İki aylık veya üç aylık bebeklere, bir hata, (bir) ziyanla doğmuş çocuklara, ve suni sancıyla doğmuş olan çocuklara…
Güzin OSMANCIK:
Onun da çok zararlı olduğunu söylüyorsunuz?
Dr. Aidin Salih:
Çok büyük zararları var. İnsan bilseydi… ama bilmiyorlar.
Evet.
Onlara kafa hacamatı yapıyoruz.
Muhakkak herbir çocuğa kafa hacamatı ve kuyruk sokumu hacamatı yapmalı.
Ne için?
Çünkü ameliyatta kullanılan anestezik maddeler doğuma hazır olmayan bebeklerin beyninde toplanıyor ve sonra gaz oluşturuyor.
Parçalanıp gaz oluşturuyor ve bu gaz geziyor beyinde.
Ve aşırı hareketliliğe sevkediyor bebekleri, çocukları.
O sezaryenli çocuklar, biz hep biliyoruz ki başını duvara vurur, yere vurur, saçları yolar…
Dr. Nurdan AKAY:
Ağlar. Çok sakin olmazlar.
Dr. Aidin Salih:
Evet. Çok ağlar.
Bebekler çok ağlar.
Çünkü o gezen gaz onları o kadar rahatsız eder ki benim aklıma
Nemrut geliyor.
Nemrut’un burnuna sinek girdi ve orada gezdi.
Ve o nasıl rahatsız ediyor ve başını duvara vuruyordu.
Sezaryen ile veya suni sancıyla doğan çocukların durumu da
Nemrut’un durumu gibi.
Hacamat ile o kadar gaz çıkıyor, o kadar gaz çıkıyor ki inanılmaz bir şey.
Onu görmeden…
Güzin OSMANCIK:
O gaz demek ki çok rahatsızlık veriyor.”
Dr. Aidin Salih:
Çok rahatsızlık veriyor.